İnsanoğlu şimdiye dek sayısız dinler, kültler ve tarikatlar üretmiştir; bazıları yeryüzüne epeyi yayılıp uzun ömürlü olmayı başarırken, bazıları ise kısa ömürlü olup yerel kalmışlardır.
Hăl böyle iken bir dinin oluşması için neye ihtiyaç vardır?
Bu sorunun cevabı biraz şaşırtıcı olabilir: Fazla bir şeye gerek yok.
Yeni bir dinin oluşumunu gözlemlemenin imkansız olduğunu düşünenler olabilir, çünkü genel kanıya göre dinler çok eski oldukları gibi upuzun bir zamanda büyümüş olmakla beraber, somut olarak elle tutulabilir bir yanlarını da bulmak zordur. Elbette tanınmış mevcut dinlerin yeni yan kolları olmakla beraber, yepyeni bir din hiçbir zaman başlangıcından çöküşüne kadar detaylı bir şekilde gözlemlenip kayıt altına alınmamıştır.
Kargo kültlerden bihaber iseniz, dinlerin durumu kabaca böyle tanımlanabilir.
Kargo kültler, isimlerini İngilizce bir kelime olan ve "yük" anlamına gelen cargo´dan alır. Bu bir çatı kavramı olup, birçok farklı ama benzer dini kültlerin olduğu Melanezya´da bayağı yaygındır. Melanezya´nın coğrafik konumu, Avustralya´nın kuzey doğusunda olan, Papua Yeni Gine´nin de ait olduğu Pazifik ada kümeleridir.
Bu kültler 2. Dünya savaşı esnasında meydana gelip gelişmişlerdir. Çoğunun ortak noktası, müritlerin bir mesihi beklemeleri ve kıyamet gününde bir "yük" getirecek olması. Çoğunlukla "John Frum" diye anılan bu mesih, bir efsaneye göre tıknaz, yüksek sesli, saçları ağarmış ve parlak düğmeli olup kehanet kabiliyeti olan bir adammış. John Frum´un gerçekten yaşayıp yaşamadığı ise meçhul.
Müritlere göre kıyamet gününde yaşlılar gençleşecek, ölümcül hastalıklar tedavi edilebilecek ve "dağlar düpdüz olacak, vadiler dolacak". John Frum, son noktayı İncil´den araklamış olmalı (Jesaya 40, 4) - İncil´i üretenlerin de daha eski olan dinlerden/inançlardan arakladığı gibi.
Devamı var...
Bir dahaki sefere kargo kültlerin en meşhurlarından birinin çok ilginç olan oluşma serüvenini yazacağım.
Hăl böyle iken bir dinin oluşması için neye ihtiyaç vardır?
Bu sorunun cevabı biraz şaşırtıcı olabilir: Fazla bir şeye gerek yok.
Yeni bir dinin oluşumunu gözlemlemenin imkansız olduğunu düşünenler olabilir, çünkü genel kanıya göre dinler çok eski oldukları gibi upuzun bir zamanda büyümüş olmakla beraber, somut olarak elle tutulabilir bir yanlarını da bulmak zordur. Elbette tanınmış mevcut dinlerin yeni yan kolları olmakla beraber, yepyeni bir din hiçbir zaman başlangıcından çöküşüne kadar detaylı bir şekilde gözlemlenip kayıt altına alınmamıştır.
Kargo kültlerden bihaber iseniz, dinlerin durumu kabaca böyle tanımlanabilir.
Kargo kültler, isimlerini İngilizce bir kelime olan ve "yük" anlamına gelen cargo´dan alır. Bu bir çatı kavramı olup, birçok farklı ama benzer dini kültlerin olduğu Melanezya´da bayağı yaygındır. Melanezya´nın coğrafik konumu, Avustralya´nın kuzey doğusunda olan, Papua Yeni Gine´nin de ait olduğu Pazifik ada kümeleridir.
Bu kültler 2. Dünya savaşı esnasında meydana gelip gelişmişlerdir. Çoğunun ortak noktası, müritlerin bir mesihi beklemeleri ve kıyamet gününde bir "yük" getirecek olması. Çoğunlukla "John Frum" diye anılan bu mesih, bir efsaneye göre tıknaz, yüksek sesli, saçları ağarmış ve parlak düğmeli olup kehanet kabiliyeti olan bir adammış. John Frum´un gerçekten yaşayıp yaşamadığı ise meçhul.
Müritlere göre kıyamet gününde yaşlılar gençleşecek, ölümcül hastalıklar tedavi edilebilecek ve "dağlar düpdüz olacak, vadiler dolacak". John Frum, son noktayı İncil´den araklamış olmalı (Jesaya 40, 4) - İncil´i üretenlerin de daha eski olan dinlerden/inançlardan arakladığı gibi.
Devamı var...
Bir dahaki sefere kargo kültlerin en meşhurlarından birinin çok ilginç olan oluşma serüvenini yazacağım.