Malum kişi sadece sümerce bildiği ve tek hüneri bu olduğu için zamanında bunu demişti ancak sümerlilere de gökten mi geldi bu din?
Burada bizimle çelişen bir durum yoktur. Dünyanın dört bir yerinde benzer şeylerin olması ben her millete elçi gönderdim diyen bir ilahı doğrular.
Cahit Beğenç, "Koca-Ana" da denen "Ay-Ana"ların, mitolojilerde hep "bereket" simgesi olduklarını, "bâkire"yken çocuk doğurduklarını yazar ve örnekler verir: "Anadolu'da Cybele Ana, bakiredir, babasız oğlu, hem de âşığı, Attis'tir. Bâbil ülkesinin koca-Ana'sı: Iştar Ana, bakiredir. Babasız doğan oğlunun adı: Temmuz'dur. Mısır ülkesinin Koca Ana'sı: Isis Ana'dır. Bakiredir. Babasız doğan oğlunun, aynı zamanda sevgilisinin adı: Osiris'tir. Batı Anadolu ve Güney Anadolu bölgesinin Koca Ana'sı: Artemis'tir, bakiredir. Baba215 sız oğlu, aynı zamanda sevgilisi: Adonis'tir. (..) Hazreti Meryem de Koca Ana'dır, bakiredir. Oğlu îsâ, babasızdır..." (Bkz. Beğenç, Anadolu Mitolojisi, s. 70-71; Eren Kutsuz = Turan Dursun, Güneş Kültü, Saçak Dergisi, Şubat 1988, sayı: 49, s. 13.)
Herhangi bir ilahı kanıtlamaz yanlızca böyle bir inancın olduğunu kanıtlar.
Toplumlar birbiriyle etkileşim halinde orta doğu dışında tek tanrılı inancı anlatan bir elçiye rastlayamıyoruz.
Acaba tüm toplumların dinleri etrafındaki inanç kültürü ve doğa olaylarından etkilenerek mi yazılmış? sorusunun akla gelmesi doğal.
İsa ve havarileri namaz kılıyor muydu oruç tutuyor muydu o bile belli değil.