Peki mesela bunuda Hz. Muhammed yazdı. Ama neden ve niye kimsenin anlayamayacağı bir şey yazmış olabilir sizce?Mesela “Elif-Lam-Ra” nedir?
Ki zaten Kuran’a göre Kuran’da bilgisi yalnızca Allah katında olan ayetler var.
Aynısı bunlarda da var maalesef. Hristiyanlar da bu fraksiyonlardan dertli.
İmkansız.
Hocam ihtiva / algı bakımından ilk muhattaplarına göre apaçık (anlaşılır) bir kitap. Fakat biz anlam bilim / epistemloji açılarından (anlaşılır) olan kitabı 1400 sene öncesine ait olduğundan dolayı anlamakta zorlanıyoruz. Doğrusu budur.
Hocam “muhattap” değil “muhatap” olacak.
“İlk muhatap” dediğinize göre bizler de muhatabıyız Kuran’ın. Sizin bakış açınıza göre en azından imanî konularda. O halde yazdığımı tekrar yazayım. Madem ki biz de Kuran’ın muhatabıyız:
Hocam şimdi 2 yaklaşım var sorunuza istinaden.
Hocam pardon gözler hafif yoruldu.
Biz Kur'anın dolaylı muhataplarındanız. Birincil muhatapları Kur'anı canlı yaşadı.
Ontolojik anlamda evet.
Bir sürü “..... olabilir.” sayabilirim. Bunlardan biri “Allah yazdırdı.” ifadesini çürütecektir elbet. Tabii “Kimse açık olmayan bir kitap yazmaz. O halde Allah yazdı.” şartını koşmadıysanız bir şey demediğimi varsayın.
O zaman açık değil demektir. Daha doğrusu “apaçık Kuran” ifadesi muhatabında mantıklı bir anlam ifade etmez, mantıksızdır.
Hocam yazdım o şıkkı yukarıda.Bir sürü “..... olabilir.” sayabilirim. Bunlardan biri “Allah yazdırdı.” ifadesini çürütecektir elbet. Tabii “Kimse açık olmayan bir kitap yazmaz. O halde Allah yazdı.” şartını koşmadıysanız bir şey demediğimi varsayın.
Aslında tam olarak şöyle söylemeliyim:
2. şıktan bahsediyorsanız onu gördüm, aradaki bağlantının “koşul” olduğunu düşünerek yazdığınızı düşünmemden sebep, tam tersi durumda “Böyle bir şeyi yazmadığımı varsayabilirsiniz.” dedim.
Hocam apaçık, anlaşılır demek. Yukarıda anlatmaya çalıştığım gibi biz dil kısıtlamaları / özellikleri bakımından 1400 yıl önceki muhataplarına kıyasla anlamada zorlanıyoruz.
O zaman anlaşılır değil demeye getirmiyor musunuz?
Hocam bu apaçık Kuran ifadesinin geçtiği ayetleri bütünlük içinde bir değerlendirip analiz etmek lazım. Yoksa bir yere varamıycaz gibi.
Hocam ben zaten tarihselciyim. Anlam bilim olarak kolay anlaşılabilir olsaydı zaten tek bir Kur'an yorumu çıkardı.
İlk muhatapları şüphe edemez çünkü uygulayıcı vardı (Hz. Muhammed). Bütün bu forumda sorduğunuz soruları Hz. Muhammed'e sorduğunuzu düşünün. Her şeyi canlı yaşadılar.
Hocam zaten filoloji / anlam bilim bakımından herkes en doğruyu anlasaydı.Tek bir Kur'an yorumu olurdu.
Kesinlikle hocam.
Kuran açıktır deyince Kuran’ın içeriğinde ne varsa açık olmalıdır hocam. Çünkü “Bu elbise beyazdır.” denmekle sadece elbisenin yakası kastedilemeyeceği gibi Kuran açıktır denmekle sadece vermek istediği mesajın apaçıklığı kastedilemez. Kuran’ın içeriğinde ne varsa A’sı C’si B’si açık olmalı.
Süslü kelimeler olabilir. Bu apaçıklığa mutlaka zarar verecek diye bir şey yok.
Bütün sıkıntı olası muhatapları gözardı edip açıktır demesinde zaten. Yani “apaçık Kuran” ifadesini vallahi ben koymadım.
O zaman Kuran’ın muhatabı biz değiliz. Eğer bizsek bu Japon birine Türkçe konuşup “Apaçık konuştum.” demek gibidir. Buradaki mantıksızlığı fark ettiğinizi düşünüyorum.
