PastayıSeven
Ayrıldı
- Mesajlar
- 528
- Tepki puanı
- 107
- Düşünce
- Sünni
Bu ney?bunu diyor.
5514 ekini görüntüle
Bu ney?bunu diyor.
5514 ekini görüntüle
İnanmıyorsan buyur :Siz hala bu siteden mi fikir ediniyorsunuz??????? İnanılmaz,az biraz tartışma yapsanız,baksanız bu sitenin ne kadar sahtekar,üçkağıtçı sahte belge veya söz kırpıcı olduğunu görürsünüz.Yada bilerek bu sitedekileri sunarak birbirine düşürmeye veya Atatürk düşmanı yapmaya çalışıyorsunuz,neden olmasın.
atıp tuttuğu konuların uzmanları soru sorduğunda direkt engelleyen tip. atatürk ve türkiye cumhuriyeti anayasası düşmanı olanların bir bölümünün kimlere çalıştıkları, hangi davalarda hangi belgeleri nasıl ürettikleri fetocu temizliği esnasında ortaya çıktı. diğerlerininki de ortaya çıkar zamanla. bu ülke sahipsiz değil.
atatürk'ün mason olmadığını kendi belgeleriyle ve atatürk'ün pragmatist yönüyle açıkladığım yorumu blogunda yayınlamamıştır. kendisi sadece bilgisi az olan atatürkçü vatandaşların yorumunu yayınlamaktadır. gerçekleri yüzüne çarpan insanlardan kaçıp kendisi gibi büyük resimci, temeli olmayan safsatalara inanan insanlara hitap etmektedir. aslında ciddiye alınacak fikirleri yoktur fakat bizim toplumumuzun komplo teorilerini gereğinden fazla ciddiye almasından ülkemizde prim yapabilmektedir.
Zamanında ben de bu sayfaya bakıp ''Way be ne yapmış atam'' diyordum fakat durum hiç de öyle değil.
Bu site sahtekar Popcornun varisi bir site,artık beyniniz gram çalışıyorsa bu siteden Atatürkü öğrenmeye kalkmayın.Kurban olayım çok basit Atatürk düşmanından nasıl Atatürk öğreniceksin?
Komik çocuk bide ''belgelerle gerçek tarih'' diye koskoca yazmışDD
Kurban olayım arkadaşlar lütfen şöyle sitelerden bakmayın,hepsi çürütülmüş yarım yamalak şeyler.Zaten üstteki yorumlarda da hiç uzman yorumu olmadığını yarım yamalak atatürkçülerin sözlerini paylaştığını göreceksiniz.Yazmanında ben de kapılmıştım fakat inanın sahtekarlıktan başka bir şey değil bunların yaptıkları açık ve net.Umarım arkadaş bilmiyodur yani,bildiği halde bu işleri yapıyorsa durum açık ve net.
Takdir eden derken Trump'tan mı bahsediyorsun? Ulan adam sizin reis ile nasıl taşak geçti ama?Cevaplayamayınca küfür etmeniz normal. Klasik muhalif. Ülkemizin çağdaşları böyleyse RECEP TAYYİP ERDOĞAN gibi yabancı devlet adamlarının bile takdir ettiği birisi ülkeyi kurtaramaz.
Saygıdeğer Efendiler. 1921 yılı içinde, çeşitli devletlerle resmî ve özel birtakım temaslar kuruluyordu. Türk - Rus temas ve ilişkileri olumlu bir yönde gelişiyordu. Fransızlardan başka, İtalyanlar ve İngilizlerle de temaslar kurulmuştu. 1921 yılı Haziranında yanlış anlaşılmaya yol açmış bulunan bir konuyu açıklayacağım.İnanmıyorsan buyur :
iftira atma
Gayrı resmi çalışanlar ingiliz subayları.(isimleride uydurma gibi.) tam ismi neden yok bunların?2. Mahmut döneminde Batılaşma başladı ama o başka, bu başka. 2. Mahmut ülkesini güçlendirmek ve Batı'ya yetişmek için yapıyordu. Aynı zamanda da İngilizler'den de destek almamıştı. Atatürk'ün genel sekreteri diyor. Sence gayri resmî mi? Ne kadar geldiğini demiyor. Suriye'ye giden MİT tırlarını durduran savcı şu an kim? Jandarma neden engellemiş? Bir söyler misin? Daha olayı yanlış biliyorsun.
Bir kere dediklerinde birkaç İngiliz'in gayri resmî olarak getirdiği yazmamakta. Açıkça getirdiklerini diyor. Buradan ne çok anlarız, ne de az. Lâkin Atatürk'ün Genel Sekreteri diyorsa kesinlikle az bir şey değildir. Zaten bunun gibi daha birçok kez Atatürk'ün Kurtuluş Savaşında savaştıkları ile iş birliği var. Meselâ 12 Adayı İtalyanlara İsmet İnönü kaptırdı. Musul'un çoğunluğu Kürt'tü ve bunlar da Müslüman olduğundan azınlığa girmiyordu ve bizim olacaktı ama İngilizlere verdik. Venzilos ile İsmet İnönü'nün kol kola fotoları var. Venzilos'un Atatürk'e barış ödülü verilmesini de istiyor. Aynı zamanda da Lâiklik'in alıntısı olmaz kiGayrı resmi çalışanlar ingiliz subayları.(isimleride uydurma gibi.) tam ismi neden yok bunların?
tırları durduranların önemi yok. o tırlar kime ne için silah götürüyor?
Fetö yapılanması diyeceksen aynı şey ingiltere içinde de olabilir.
Birde devlet için çalışanlar her zaman devletin çıkardığı kanunlara uymazlar.
hakim savcıların subayların dokunulmazlığı var.Bunları kullanıp suç işleyebiliyorlar.
O yüzden gayri resmi olarak verilmiştir diyorum.
Birde Atatürk ingilizce bilmiyor.Fransızca birazda almanca biliyor.
Atatürk ingilizleri değil fransız kanunlarını felsefesini örnek aldı.
İngilizlere çalışmış olsaydı ölçmede metrik sistem yerine ingiliz imparatorluk ölçme sistemini alırdı.
Dedikleri kadar geri manyağın tekiymişsin.
Laiklik fransadan alıntı.İngiltereden değil.
Pozitivizm felsefesi fransadan alıntı.
Senin sorunun din gerisi bahane.
Senin dediklerinle 7000 harfi geçtiğinden dediklerini sildim ve sadece orasını alıntıladım.Saygıdeğer Efendiler. 1921 yılı içinde, çeşitli devletlerle resmî ve özel birtakım temaslar kuruluyordu. Türk - Rus temas ve ilişkileri olumlu bir yönde gelişiyordu. Fransızlardan başka, İtalyanlar ve İngilizlerle de temaslar kurulmuştu. 1921 yılı Haziranında yanlış anlaşılmaya yol açmış bulunan bir konuyu açıklayacağım.
Sözlerinin 10'da 9'unu hakaret, diğerlerini de konu ile âlâkalı değil. Sen cidden çok yanlış yoldasın. Bir tane bile konu ile ilgili değil.Yorumlamayı yeri gelince günümüze göre yeri gelince zamanına göre yapmanız bile komiktir.Bu formda Atatürk hakkında adam akıllı bir bilgi almaya değil,kendinizden çok emin konuşarak iftira atmaya gelmişsiniz.Tarihte Atatürk'e atılan iftiralara zaten yanıt verilmiştir,gelmiş en basit konulardan bile geçirme peşindesiniz. Yazık artık her İftira gördüğümde üzülüyorum.İftira çeşitliliği bile bollaştı artık.5535 ekini görüntüleBu kadircilerin ne olduğu bellidir.Ne buna uyanlarda ne Atatürk düşmanlarından Atatürk öğrenenlerde zeka yoktur. Daha fazla zorlamanıza gerek yok girişinizle bile zihniyetinizi belli ettiniz ama ne yapalım rastlamadiğimiz insan türlerinden değilsiniz neticede.Ha islamı önünüze barikat gibi kuruyorsunuz,kurmayın burada diğer müslüman arkadaşlarımıza birer hakaret oluyor. Atatürk hakkında kemküm edip destek olmalarını istiyorsanız burası size göre değildir.
Teknolojik gelişmeye bağlı bunlar.Bir kere dediklerinde birkaç İngiliz'in gayri resmî olarak getirdiği yazmamakta. Açıkça getirdiklerini diyor. Buradan ne çok anlarız, ne de az. Lâkin Atatürk'ün Genel Sekreteri diyorsa kesinlikle az bir şey değildir. Zaten bunun gibi daha birçok kez Atatürk'ün Kurtuluş Savaşında savaştıkları ile iş birliği var. Meselâ 12 Adayı İtalyanlara İsmet İnönü kaptırdı. Musul'un çoğunluğu Kürt'tü ve bunlar da Müslüman olduğundan azınlığa girmiyordu ve bizim olacaktı ama İngilizlere verdik. Venzilos ile İsmet İnönü'nün kol kola fotoları var. Venzilos'un Atatürk'e barış ödülü verilmesini de istiyor. Aynı zamanda da Lâiklik'in alıntısı olmaz kiCidden burada beni gülme krizine soktun. Atatürk çok fazla Avrupa devletlerini ziyarete gidyor. Bunların arasında Almanya, Avusturya ve Macaristan, Fransa ve ateşemiliterlik yaptığı Bulgaristan var. Aralarında İngiltere yok ama bunların hepsi zaten İngiltere ile eş değer. Fransa da sömürgeci bir devlettir ve o da sömüreceği yerlerde ilk önce dinini ve dilini değiştirmektedir. Atatürk'ün İngilizce bilmemesi orduda kimsenin bilmeyeceği anlamına gelmez. Aynı zamanda da İngilizlerden de kimsenin Türkçe bilmediği anlamına gelmez. Cidden çok saçma açıklamalarda bulunmuşsun. İngiltere'de tam olarak imparatorluk bulunmamakta. Kraliyet Ailesi bir süs gibidir. Zaten İngilizlerin Yunanlara desteği çekmesi de bu dediğimi çok güzel bir şekilde açıklıyor.
Silah almak başka, birisinin sana yardım etmesi başka. Silah alma ordunu güçlendirmek için parayla yaptığın şeydir. (Türkiye'nin savunma sanayisi 2002'de %20 yerliyken, şu an %70'lerde.) Yardım almak ise tarihi ve kültürel bağlarının olduğu bir devletin zor zamanında sana yardım etmesi veya bir devletin istediğini yapmak şartı ile o zaman ondan yardım almaktır.Teknolojik gelişmeye bağlı bunlar.
Suveyş kanalını kime yaptırdın?
Orayı Atatürk mü verdi ingilizlere ahmak adam?
Silahı istediğinden alırsın.
İsrailden silah almıyormuyuz?
Fransa karikatür yayınladı diye karşı çıkıyorsun.İletişim uydularını onlara fırlatırken sorun yok.
Oyak reno işbirliğin var.
Teknolojik imkanların yetmediği için bazı şeylerden vazgeçmek zorunda kalıyorsun.
Musul kerkük adalar o yüzden gitti.
Türkiye toprakları dağlık olmasaydı ve petrol olsaydı komple oda gitmişti.Alman rus desteğide var tabi.
O zamanki teknoloji buna izin vermiyor.
Sorunun bu değil senin sorunun din.
Latin alfabesi yerine arap alfabesini istiyorsun.
Halifeliği istiyorsun.
Ezanın Türkçe okutulmasına karşısın.
Atatürk'ün din hakkında söyledikleri seni deli ediyor.
Göktürk alfabesini getirseydi daha iyiydi.Araştıracak adam yok işte.Silah almak başka, birisinin sana yardım etmesi başka. Silah alma ordunu güçlendirmek için parayla yaptığın şeydir. (Türkiye'nin savunma sanayisi 2002'de %20 yerliyken, şu an %70'lerde.) Yardım almak ise tarihi ve kültürel bağlarının olduğu bir devletin zor zamanında sana yardım etmesi veya bir devletin istediğini yapmak şartı ile o zaman ondan yardım almaktır.
ABD'de iletişim uydularını Kazakistan'dan fırlatıyor.
Bir ülke ile bir zaman gerginliğin olduğunda, bu diğer yönlere de yansımaz. Çünkü bir devlet bir konuda bizle ortak iken, diğer konuda karşımızdadır. Meselâ İsrail ile Kudüs konusunda karşıyız ama kendileri İran'ın ve Rusya'nın gücünü kırmak için Azerbaycan'a yardım ediyor. 12 Adaları bizzat Çörçıl (nasıl yazıldığını bilmiyorum) "Biz İsmet İnönü'ye teklif ettik ama O kabul etmedi." diye açıklamakta. Musul'da da İngilizler oraya el koyuyor. Halbuki haklıyız ama buranın peşinden gitmiyoruz.
Sizin Latin alfabesine geçmemizi savunmamız şu : "Modernlik, çağdaşık"
1-Japonya şu an modern bir ülke ama kendi alfabelerini kullanıyorlar.
2-Arapça konuşunca Arap sevici oluyorsak, İngilizce konuşunca da İngiliz sevici oluruz.
3-Arapça İslam'ı kabul ettiğimizden beridir dilimiz oldu. Bunu değiştirmek halka zulüm yapmaktan başka şey değildir.
Ezanın Türkçe okutulmasına karşı değilim, Ezanın Arapça olduğundan dolayı İslam'a "Arap dini" demenize karşıyım.
Atatürk'ün din söylemleri beni deli ediyor mudur? Cevaplamayacağım ama benim burada bunları demem diğer arkadaşların konuşma tarzlarına, argolarına ve küfürlerine bakılırsa birilerini gerçeği görmesi baya deliye dönmesine sebep oluyor.
Göktürk alfabesini getirseydi ben sevinirdim ama dediğin gibi anlayan yok. Aynısı Latin alfabesinde de geçerli. Lâkin Göktürk alfabesi kadar olmasa da anlayan birazcık var. O zamanki Atatürk rejiminine karşı çıkan isyanlara bakarsak zaten halk ilk önce bu yüzden isyan ediyor. Sonrasında da şapka takmayanları idam etmeler, kıyafetini değiştirmeyenleri idam etmeler... İstiklal Mahkemelerinin tarihine bakıldığında ağlanılmayacak bir şey değil.Göktürk alfabesini getirseydi daha iyiydi.Araştıracak adam yok işte.
Osmanlı neyi icat etti?
Atatürk neyi başaracak 20 yılda.Yanlışları var benimde eleştirdiğim ama bu yazdıkların baştan savma.
Bir iki ingiliz subayı adı yazıyorsun tam isimleri yok.
Bu subaylar ingiliz devletinin bilgisi dahilinde mi yardım ediyorlar yoksa kendi çıkarları mı için?
O da yok kitabında.
İngiltere resmi arşivlerinde bulup getirseydin yanında olurdum.
Neyine inanacağım bu ne idiğü belirsiz kitabın.
İsralin azerbaycana yardım etmesi yarın irana karşı kullanacak devlet bulmak için hayrına yardım etmiyor.
Adaları nah alırdık.Koruyacak gemimiz yoktu.
Teknolojik yetersizlik diyorum anlamıyorsun.
neyle savaşcaksın ağızdan dolma tüfekle mi?![]()
Göktürk alfabesini getirseydi ben sevinirdim ama dediğin gibi anlayan yok. Aynısı Latin alfabesinde de geçerli. Lâkin Göktürk alfabesi kadar olmasa da anlayan birazcık var. O zamanki Atatürk rejiminine karşı çıkan isyanlara bakarsak zaten halk ilk önce bu yüzden isyan ediyor. Sonrasında da şapka takmayanları idam etmeler, kıyafetini değiştirmeyenleri idam etmeler... İstiklal Mahkemelerinin tarihine bakıldığında ağlanılmayacak bir şey değil.
Ben burada hiç bir İngiliz Subayının adını yazmadım. Cephanenin ne kadar olduğunu da. Çünkü bunlarla ilgili bilgi yok. M. Kemal’in Genel Sekreterliğini yapmış olan Tarihçi Yusuf Hikmet Bayur bile, Türk Tarih Kurumu tarafından basılan eserinde Ingilizler’in M. Kemal’e cephane getirdiğini yazmaktadır. (sayfa 95) zaten bununla ilgili belgenin resmini de attım. Baktığım yerde bir tek bu yazmaktadır. O yüzden zaten birazcık işe yalan sokarak ileriye gitmedim. Ama görüyorum ki siz hemen "birkaç subay, cephane az, kendi çıkarları..." gibi şeylere başvurmuşsunuz.
Adaları Çörçıl (nasıl yazılıyor bilmiyorum) bizzat zaten kendisi verdiklerini ama İsmet İnönü'nün almadığını diyor. Antlaşma ile veriliyor ve bu antlaşmayı o zamanın süper gücü olan İngiltere söylüyor. Kimse dokunamaz.
İşte sen de tam dediğimi diyorsun. İsrail'in Azerbaycan'a yardım etme sebebi bu. Bu da bizim işimize yarıyor. Zaten bunu gören İran'da şu an Azerbaycan'ı desteklediğini açıkladı. Hasan Ruhani'nin açıklamasına bakarsan görürsün. İşte bu yüzden bazı devletler ile, bazı konularda iş birliği yaparken; aynı devletler ile, bazı konularda da karşıyız. Suriye'de şu an bazı gruplar bir şehirde dost, gene aynı gruplar diğer şehirde düşman.
Atatürk'ün Genel Sekreterliğini yapmış olan Yusuf Hikmet Bayur diyor.
Bu resimde yazılan subayları diyorum bende.Kimin yazdığı önemli değil.Tarih zor bir meslek somut kanıtlar gerektiriyor.O yüzden güvenmiyorum bu yazılanlara.
Çörçilin ismet inönüye adaları ne zaman teklif ettiği önemli.
Almanlarla karşı karşıya gelmekten korkmuştur inönü.
Birde osmanlı zamanında alman desteğine ihanet etmek olur bu.
Benim dedem bile ismet inönü gibi hitler bıyıklı idi o zamanlar.![]()
Küfürlerinin hepsini benim dinimin küfürü yasakladığını diyerek sana îâde ediyorum.Öyle baştankara, kıçtanuydurma işlerle kimseye bot atılmaz. Ben ona diyeceğimi dedim. İçi boş dört plastik boru atıp ahhaaaaa Ergenekon cephaneliği demekten bile daha adice şerefsizce ve alçakça bir yalan bu.
Bu kadar adice şerefsizce bir iftiranın hangi gerici yobaz hain tarafından kotarıldığı da belli olmaya bellidir de bitin yavşakları ile ilgilenmeye bile gerek yok.
"Aha bu Vahdettin, bu şeyhülislam, bu da Trikopis için" diye avucunda üç mermi tutsa İngiliz subayı, vaaaay İngilizler cephane getirdiler mi diyeceğiz be! Adamın kendince espri anlayışı öyledir, ne bilelim yahu!
Şunu laf diye anca ağzı torba olsa da büzülesi, gevrek ağzı donunun uçkurundan da daha gevşek yavşaklar ağzına alır.